ÇORUM İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Ortaköy

Ortaköy ilçesinin kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Orta Asyadan gelen Türkler üç kabile halinde yöreye yerleşmişlerdir. İlçe merkezinin kuzeydoğusunda bulunan Asraköy, batısında buluna Pınarköy ve ilçe merkezini yerleşim yeri olarak seçmişlerdir. Ortaköy bu iki köyün arasında kaldığı için bu adı almıştır. Pınarköy ve Asraköy Ortaköyle birleşmiş Ortaköy'ü meydana getirmiştir.

İlçe topraklarının eski devirlerden bu yana yerleşim yeri olduğu Hitit, Roma ve Bizans dönemlerine ait kalıntıların bulunmasından anlaşılmaktadır. Milattan sonra 1324 yılında Sivas vilayetinin Amasya sancağına bağlı olan Ortaköy’de nahiye teşkilatı kurulmuştur. Daha sonra nahiye olarak Çorum’un Mecitözü ilçesine bağlanan Ortaköy’de  1959 tarihinde ilçe teşkilatı kurulmuş ve Çorum iline bağlanmıştır. İlçe merkezinde 5 mahalle ve ilçeye bağlı 14 köy vardır.

Ortaköy Çorum’un güneyinde yer alır ve il merkezine 57 kilometre mesafededir. Yüzölçümü 238 km² olan ilçenin rakımı 810 metredir.

Hititlerin başkenti Şapinuva

1990 yılında Ortaköy’de ilk kez iki çivi yazılı tabletin elde edilmesinden sonra, burada  yapılan araştırma sonucunda kazı yapılmasına karar verilmiştir. Aynı yıl Çorum Müze Müdürlüğü başkanlığında başlanılan kazılara iki yıl devam edilmiştir. 1992 yılından itibaren ise 2021 yılına kadar kazılar Prof. Dr. Aygül Süel başkanlığında yürütülmüştür. Halen Dr. Önder İpek başkanlığında Hitit Üniversitesi tarafından kazılara devam edilmektedir.

Yapılan kazılar sonucunda ilçenin yaklaşık 3 km. uzaklığında Hitit Devletinin önemli kentlerinden biri olan Şapinuva ören yeri açığa çıkarılmıştır. Ören yeri, Çekerek nehri etrafında yer alan Göynücek ovası ile Alaca Ovası arsındaki geçit üzerindedir. Hitit çağında hem siyasi hem de coğrafi konumu nedeniyle, stratejik bir noktada yer alan şehir, önemli bir askeri ve dini merkezdir. Ortaköy kazılarında açığa çıkan ve sayıları 4000'e ulaşan çivi yazılı tablet ve fragmanların(parça) oluşturduğu arşivde, Hattice, Hurrice, Akadca yazılmış idari, askeri , dini ve fal metinleri bulunmakta olup, bunların büyük bir kısmı Orta Hitit dönemine (MÖ. 14. yy.) aittir. Buradaki yazışmalardan Taşmişarri (III. Tuthaliya) Taduhepa kraliyet ailesinin bu şehirde hüküm sürdüğü anlaşılmaktadır.

Devam eden kazı çalışmalarında bu güne kadar A binası ismi verilen anıtsal idari yapı ve B binası olarak adlandırılan ticari yapı açığa çıkarılmıştır. 1990 yılında kültür Bakanlığı izni ile Ortaköy'de kazı çalışmalarına başlanmıştır. Yapıda Hitit mimarisinin incelikleri göze çarpmaktadır. Duvarların iç ve dış yüzleri büyük düzgün taşlarla işlenmiş olup araları daha düzensiz küçük taşlarla doldurulmuştur. Temel duvarların yüksekliği yer yer 2 m.ye yakındır. Açığa çıkarılan odalar yapının bodrum katına aittir üst katlara ait kerpiç duvarlar binanın yanması sonucu çökmüştür. Bu güne kadar kazıda bulunan Hitit çivi yazısı ile yazılmış tablet ve parçaları yapının üst katına ait yıkıntılar arasında ele geçmiştir. Kazıda ayrıca Hitit çağına ait çok sayıda pişmiş topraktan çanak - çömlek, obsidyen, bazalt gibi çeşitli taşlardan yapılmış üçgen nesneler, hiyeroglif mühür baskıları, çeşitli madenlerden süs eşyası ve Roma çağı mezarlarından sikkeler, pişmiş toprak ve cam kaplar ele geçmiştir.

1995 yılından sonra B binası açığa çıkarılmıştır. Depo bölümü diyebileceğimiz içi küplerle dolu mekanın henüz bir kısmı açığa çıkarılmamıştır. Yiyecek ve içecek konulan kapların sayısı 30'u aşmaktadır. A binasının 150metre güneydoğusundaki B yapısının temellerinde düzgüm taş bloklar kullanılmıştır. iki sıra olduğu gözlenen bu temeller üzerinde 110cm genişliğinde kerpiç duvarlar vardır. Açığa çıkarılan zemin kat dışında en az bir katın daha mevcut olduğu ve yoğun kereste kullanıldığı üst kat yıkıntıları ile çöken yanmış hatıl parçalarından anlaşılmaktadır.

Bütün bunların yanı sıra ,kazılarda itinalı bir şekilde imal edilmiş olan koyu gri ,deve tüyü, kiremidi,, renkler taşıyan, iyi hamurlu ,dikkatli pişirilmiş ,günlük kap kaçak yanında ,çoğunlukla devetüyü ve kiremidi renkli ve astarlı rituel kapları önemli bir yer tutar. Çok fazla olmamakla birlikte Hitit çağı için örnek teşkil edebilecek metal malzemeler önemli buluntulardır. Bunlar Arasında ok uçları ,bronz balta ve kamayı sayabiliriz. Çeşitli boyutlardaki üçgen objeler ,altın obje ,rituel amaçlı kullanılmış olabilecek buluntulardır. Ayrıca kazılarda Hitit hiyeroglif yazısı ile yazılmış mühür baskılarda bulunmuştur. Bütün bu kazı çalışmaları merkezi Ağılönü mevki olmak üzere 9km² lik alanda bir Hitit kentinin bulunduğunu göstermektedir. Kentin o dönemdeki nüfusunun 25-50 bin arasında olduğu tahmin edilmektedir.

Şapinuva ile ilgili olarak Tokat Maşat Höyük kazılarında ele geçen büyük krala ait bir mektupta ‘Bu tablet size ulaşınca, 1701 askeri İshupittadan acele olarak sevkediniz ve onları iki gün içerisinde Şapinuva şehrine, Majeste’nin huzuruna getiriniz.’ ifadesine göre Hitit kentinin önemli idari bir merkezi olduğu anlaşılmıştır. Buradaki yazışmaların büyük bir kısmını oluşturan büyük kral ve kraliçeye gönderilen mektuplar, Şapinuva’da bir kraliyet çiftinin yaşadığını göstermektedir. Hitit büyük kralı II. Murşili de “Şapinuva’daki birlikleri teftiş ettim ve orduma öncülük ettim” demektedir.

İncesu Kanyonu

İlimiz açısından da önemli bir değere sahip doğal güzellik olan İncesu kanyonu  Ortaköy İlçemizin İncesu köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Yöre halkı tarafından Uzun geçit diye adlandırılan İncesu Kanyonu 12 km uzunluğundadır. Doğusunda 1363 m yüksekliğinde Alan Dağları,  batısında ise Malbelen Tepesi yer almaktadır. Çekerek Irmağının geçtiği kanyonun her iki yanında yükselen kayalar üzerinde Helenistik Döneme  (M.Ö.  2.yüzyıla) tarihlenen duvar kalıntıları, halk tarafından mağara olarak adlandırılan merdiven basamaklı su sarnıçları,  ahşap hatıl oyukları vardır. İncesu Köyüne yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta suyun aktığı yöne doğru sol tarafta kayalar üzerinde,  ırmak yatağından 1.5 m yükseklikte, kısmen tahrip edilmiş bir Kybele tanrıça kabartması bulunmaktadır. Bu Kybele kabartması, Anadolu’da Helenistik Çağa tarihlenen Kybele kabartmalarının en büyüğüdür ve bu büyüklükte böyle bir Kybele kabartması henüz bilinmemektedir.

İl Özel İdaresi tarafından, OKA ve Kültür Turizm Bakanlığında mali destekleri ile hayata geçirilen kanyon içi yürüyüş yolu projesi ile ziyaretçilerin Kybele kabartmasına kadar kanyonda yürüyebilmelerini sağlamak amacıyla 1650 metre uzunluğunda yürüyüş platformu yapılmıştır. Yine buraya gelen ziyaretçilerin piknik yapabilmeleri için  köy içinde ırmağın iki yanında piknik alanı düzenlenmiştir. Ziyaretçiler için WC, mescit, çocuk oyun parkı, oto park ve piknik alanları mevcuttur. Kanyonun iki yanındaki tepelere kamelyalar yerleştirilmiştir.

 İncesu Kanyonu tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra doğal yaşam alanı olarak birçok hayvan ve bitki topluluğuna ev sahipliği yapmaktadır. Bölgeye has bitki ve hayvan türleri mevcuttur. Kanyon ekosistemi ırmağın su yapısıyla ilişkili gelişmiştir. Soyu tükenme tehdidi altında olan Anadolu’nun nadir türleri kanyonda hala yaşam alanı bulmaktadır.

Özellikle kuş türleri açısından zengin bir alandır. Su kuşları(Ak Balıkçıl, Gri Balıkçıl, Dere Kuşu v.b.) yırtıcı kuşlar (Kızıl Şahin, Yılan Kartalı, Kara Akbaba,  Küçük Akbaba, Kızıl Akbaba, Puh v.b.) ve diğer Duvar Tirmaşik Kuşu, Kızıl Gagalı dağ Kargası, Kaya Sıvacı Kuşu, Yalı Çapkını gibi pek çok kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Irmakta Kababurun (Abramis brama), İn Baliği (Copeata tinca), Alburnus alburnus, Sazan (Cyprinus carpio), Tatlısu Kefali gibi ekonomik değeri olan balık türlerinin yanı sıra gobididae familyasına ait balıklar, tatlı su yengeci gibi türler bulunmaktadır. Sayıları azalmakla birlikte Su Samuru hala kanyonda yaşayan canlılar arasındadır.

Hitit Yolu

İlimizde 2011 yılında Hititlerin yaşadığı bölgeler arasında işaretlenen 11 kısa ve 6 uzun mesafeli olmak üzere toplam 17 yürüyüş parkurundan oluşan Hitit Yolu rotaları pek tabiidir ki Ortaköy’e de uğramaktadır. Alacahöyük-Hattuşa-Şapinuva üçgeninde, Hititlerin eski göç ve kervan yolları izlenerek belirlenen ve toplam uzunluğu 380 kilometreyi bulan rotalar Alaca Çayını takip ederek, Karahacip-Şapinuva-İncesu yönüne ilerlemektedir. İşaretlemeleri tamamlanan, yön levhaları dikilen ve GPS koordinatları çıkartılan rotalar bölgede kültür ve doğa turizmi açısından önemlidir.

Ortaköy İlçemizde bulunan gölet ve ilçeye bağlı Oruçpınar Köyünde yer alan gölet çevresindeki bitki örtüsü ile ziyaretçilerin gezi ve piknik amaçlı tercih ettikleri doğal güzelliklerdir. İlçe yakınında bulunan birçok su değirmeninden halen bir tanesi çalışır durumdadır. Yerel kültürün yaşatılması ve alternatif turizmin yaygınlaştırılması açısından su değirmenlerinin turizme kazandırılması faydalı olacaktır.

Ayrıca İlçede Yöresel özellik taşıyan halı, kilim, çorap, heybe gibi el örgüleri halk tarafından yapılmakta ve kullanılmaktadır. 

 

  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy
  • Ortaköy